Erbakan’dan iktidara sert ekonomi eleştirisi: Peynir, süt, kuruyemiş alamayanların ülkesi olduk!
İktidara ekonomi üzerinden yüklenen Yeniden Refah lideri Erbakan, asgari ücrete yapılan zammın şimdiden açlık sınırının altında kaldığını belirterek, “Peynir, süt alamayan, tereyağı yiyemeyen, kuruyemiş fındık fıstık badem alamayanların ülkesi olduk!” dedi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, partisinin Elazığ İl Başkanlığı 2. Olağan Kongresi’nde katıldı.
Hünkar Mahfili Elazığ’da olmaktan duydukları memnuniyeti dile getiren Erbakan, Elazığlıların Milli Görüş’ün banisi merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan’a siyasi hayatı boyunca verdikleri desteğin unutulmayacağını söyledi.
8 bin 500 lira asgari ücret şimdiden eridi
İktidara ekonomi üzerinden yüklenen Erbakan asgari ücrete yapılan zammın şimdiden açlık sınırının altında kaldığını kaydederek şöyle konuştu:
“Asgari ücret 8500 TL oldu. Dün açıklanan açlık sınırı hesaplamasına göre açlık sınırı 9 bin lirayı geçti. Daha asgari ücretli maaşını alamadan asgari ücret açlık sınırının altına düştü. Yani 8 milyona yakın asgari ücretli çoluğuyla çocuğuyla açlık sınırının altında yaşıyor. Emekli maaşları açlık sınırının yarısından da az. Milyonlarca emekli de açlık sınırının altında yaşamaya mahkum. Yapılan hesaplamalara göre Türkiye’de nüfusun yüzde 45’i açlık sınırında. Bir bekar çalışanın kimseye muhtaç olmadan yaşamını sürdürebilmesi için aylık 11 bin lira lazım. Yoksulluk sınırı 26 bin TL’ye yükselmiş. Ondan sonra da diyorlar ki ‘evlenin en az 3 çocuk yapın’. 3 çocuklu bir ailenin geçimini sağlayabilmesi için ayda en az 35 bin liraya ihtiyacı var. Türkiye’da kaç tane hanenin eline ayda 35 bin lira para geçiyor Allah aşkına? Büyükşehirlerde asgari ücret ancak ev kirasına yetiyor. Bursa’daki İskenderciler İskender’e Tereyağ aroması katmaya başlamış. Peynirin fiyatı etin fiyatını geçmiş. Peynir, süt alamayan, tereyağ yiyemeyen kuruyemiş fındık fıstık badem alamayanların ülkesi olduk!”
Doğu ve Güneydoğu’da her iki gençten biri işsiz!
Ülkenin önemli sıkıntılarından işsizliğin doğuda ve güneydoğu büyük bir problem olduğunu belirten Erbakan, her iki gençten birinin işsiz olduğunu, Ağrı’dan son 2 senede 40 binden fazla insanımızın Meksika üzerinden Amerika’ya kaçtığını, 15-25 yaş arası her 3 gençten birinin ne okuduğunu ne de çalıştığını söyledi. Erbakan, 2022 yılının ilk 8 ayında 60 bin esnafın da kepenk kapattığını ve 11 ayda da 11 bin 660 şirketin kapandığını hatırlatarak işsizliğin geldiği vahim boyutu hatırlattı.
Gençlerimiz uyuşturucu tehdidi altında
İşsizlik ve açlığın yanında ahlaki ve manevi erozyonun da ülkemizin geleceğini tehdit ettiğini vurgulayan Erbakan, “Boşanmalar çığ gibi artıyor. 3 evlilikten 1 tanesi boşanmayla sonuçlanıyor. Toplumun sigortası olan aile kurumu tehdit altında. Deizm ve Ateizm gibi felaketler gençler arasında yaygınlaşıyor. Uyuşturucu kullanımı Büyükşehirlerin, özellikle Doğu ve Güneydoğu’daki pek çok şehrin en önemli problemi haline geldi. Diyarbakır’da muhtarlarla yaptığımız toplantıda Diyarbakır’ın en önemli probleminin uyuşturucu olduğunu söylediler. Bununla birlikte Dış güçlerin bir zehri olan LGBT sapkınlığı yaygınlaştırılmaya çalışılıyor. İnsan hakkı safsatasıyla gençleriniz arasında normalleştirilmeye çalışılıyor.” diye konuştu.
‘2023 yılı bütçesi açlığın sefaletin süreceğinin kanıtı’
20 yıldır tek başına iktidarda olan AK Parti zihniyetinin değişmeyeceğini hazırladıkları 2023 yılı bütçesinde de ortaya koyduğunu ifade eden Erbakan, 2023 yılında da vatandaşı açlık yoksulluk ve sefaletin beklediğini belirterek şöyle devam etti:
“2023 yılı bütçesinde 659 milyar liralık bütçe açığı bekleniyor. 2022 yılında 460 milyar TL idi. Faiz gideri 2023 yılında 565 milyar lira olacak. Bu sene 329 milyar liraydı. İmtiyazlı holdinglere yapılacak garanti ödemeleri 100 milyar TL olacak. 2022 yılında 70 milyar liraydı. Yıllardır perişan ettiler EYT mağdurlarını, sabahlara kadar kurban pazarlar gibi pazarlık yaptılar. EYT’lilerin tüm taleplerini karşılasanız yıllık 101 milyar lira yapıyor. EYT’lilerin talebini yokuşa sürüyorlar ama sadece 5 tane imtiyazlı holdinge 1 senede 100 milyar lira ödeme yapıyorlar. Bütün çiftçimize 2023 yılında ayrılan kaynak sadece 54 milyar TL olacak. Faize ayrılan 565 milyar liranın 10’da 1’i kadarını sadece milyonlarca işçiye köylüye reva görülüyor. Kur korumalı mevduata 2023’te 150 milyar TL ve Sosyal yardım harcamalarını 110 milyar TL arttırılıyor. İktidarın övündüğü ama fakirliğin açık göstergesi olan Sosyal yardım harcamaları 148 milyar liradan, 258 milyar liraya çıkacak. Yani 2023 yılı bütçesine göre faize 565 milyar, Kur Korumalı mevduata 150 milyar lira, israfa 50 milyar lira ve imtiyazlı holdinglere 100 milyar lira yani toplamda 856 milyar lira bu 4 canavara gidecek. Dolayısıyla işçiye, memura, çiftçiye köylüye emekliye yine para kalmıyor.”
Biz millete sadaka dağıtmaya değil, fakirliği ortadan kaldırmaya geliyoruz!
200 milyar dolara yakın kaynak paketleri ve önce millet anlayışı ile iktidara geleceklerini ve milletin yüzünü güldüreceklerini belirten Erbakan, ‘Borç faiz zam ekonomisi yerine üretim istihdam ekonomisi, faiz giderleri denk bütçe ve havuz sistemi ile ortadan kaldırılacak. Kamudaki israf önlenecek. Makam aracı makam uçağı makam odaları saltanatına son verilecek. İmtiyazlı holdinglere haksız yere aktarılan kaynaklar önlenecek. Hazırlamış olduğumuz kaynak paketleriyle oluşturulacak 200 milyar kaynakla milletimizin yüzü güldürülecek. Dolayısıyla biz millete sadaka dağıtmaya, fakirlere yardım etmeye gelmiyoruz. Fakirliği ortadan kaldırmaya geliyoruz.