Biyo-güvenlik sorunu daha fazla iş birliği gerektiriyor
Dünya, yeni koronavirüs patlak vermesi nedeniyle özel bir durum yaşıyor. Virüs büyük ölçüde Çin’deki insanları ve işletmeleri olumsuz etkilendi. Ancak, insanlar virüse karşı en etkin savaşı vererek durumu kontrol altına almayı başardı. Çin hükümeti, halk sağlığı acil durumuna hızla ve büyük bir kararlılıkla karşılık verdi. Salgının en şiddetli olduğu Hubei eyaletindeki kritik durumun üstesinden gelmek için tüm kaynaklarını harekete geçirdi. İran da yeni koronavirüsü ile mücadele veren ülkeler arasında şu ana kadar 54 İranlı COVID-19 teşhisi ile hayatını kaybetti.
COVID-19 insanlar için ilk biyolojik tehdit değil ve sonuncusu olmayacaktır. Batı çoğunlukla en kötüsünden kaçınmayı başarmış olmasına rağmen, 21. yüzyılın başından beri çeşitli salgınlarla karşı karşıya kaldı. Biyolojik tehditler tüm insanlığın ortak sorunu. COVID-19 karşısında, uluslararası koordinasyonun yetersiz olduğunu aşikâr. Ülkeler ve havayolları bireysel olarak Çin ile ilişkilerini nasıl yöneteceklerine karar verdiler, ki bu da salgını pek etkilemedi. Ayrıca, insanlara bulaşma riskini en aza indirgemek için neler yapabileceklerini bildiren bir kamuoyu bilinçlendirme kampanyası eksikliği var. Ülkelerin virüsün yayılmasına karşı gösterdiği çabalar çok geç oldu.
Bir salgının önlenmesine katkıda bulunmak için insanları eğiterek ve eğiterek mevcut tehdit azaltılabilir. Sivil Toplum Kuruluşlarının rolü, insanları basit hijyen önlemlerinin önemi konusunda daha bilinçli hale getirmek için çok önemlidir. Ulusal düzeyde, ülkeler toplu olarak daha sağlam sağlık sistemleri tasarlamalı ve bireysel olarak uygulamalıdır. İnsanlar kritik koşullarda ülkelerinin sağlık sistemlerine güvenebilmelidir. Uluslararası düzeyde, ülkelerin sağlık konularında iş birliklerini geliştirmeleri gerekmektedir. Özellikle biyolojik riskleri yönetmek için yeni bir uluslararası koordinasyon mekanizması kurulmalı.
Çin ve dünya COVID-19‘a karşı verilen savaşı kazanacak. İnsanlar birbirlerini desteklemeli. Fars şair Sa’adi’nin dediği gibi:
“Adem’in oğulları, bir özden yaratılmış uzuvlardır. Zamanın felaketi bir uzvu etkilediğinde, diğer uzuvlar dinlenemez.”
Hepimiz insan toplumundaki rollerimizi yeniden düşünmek zorundayız, böylece ortaya sorunlara daha iyi cevap verebiliriz.
GAMZE DÜRMEZ