Koronavirüsüne sömürgeci yaklaşım
Yabancı düşmanlığı, ideolojik önyargı ve Batı’nın Çin’in yükselişine olan korkusu, Çin’deki yeni koronavirüs salgını ile mücadeleyi engelleyen üç büyük engel. Tüm bunların yanında ırkçılığın normalleştirilmesi gelinen noktayı ortaya koyuyor.
Yeni koronavirüsü hakkında bir makale yayımlayan The Wall Street Journal, “Çin Asya’nın Hasta Adamı” başlıklı bir makale yayınladı. Bu söz ile Çin’i küçük düşürecek adımlar atmaya çalışırken, insanlığın unutulduğu görüldü. Bu sömürge dili, sömürge ustalarınca şimdi Asya üzerinde mi kullanılmak isteniyor?Salgında insanlar hayatını kaybederken Batı medyası ve hükümetleri Çin makamlarına saldırmaya devam etti. Batı koronavirüsü ile mücadelesini Çin hükümetine karşı vererek olayları kaosa sürüklemek istiyor.
ABD İNSAN YAŞAMINA ÖNEM VERMİYOR Bazı ABD hükümet yetkilileri ve seçkinleri, görünüşte Çin’in talihsizliklerinden mutlu olduklarını belli ediyor. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Ticaret Bakanı Wilbur Ross, salgının ABD için ticari bir kazanç olacağını söyledi. Beyaz Saray danışmanı Peter Navarro da Çin’i “Virüs merkezi” olarak tanımlamıştı.Batı Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan önerileri görmezden geldi. Salgınların önlenmesi ve kontrolüne katkıda bulunmak yerine, panik ve temelsiz korkulara neden oldular. Çin, çok taraflı iş birliğine girerek küresel ortak sağlık tehdidiyle mücadele etmeyi savunuyor. Son yıllarda, Ebola (EVD), H1N1 gribi ve MERS-CoV yayılması da dahil olmak üzere küresel sağlık tehditleri sırasında Çin, cömertçe ilgili ülkeler ve uluslararası kuruluşlarla tam iş birliği yaptı.Ne yazık ki, Çin halkı ölümcül virüsle savaşırken, birkaç Batılı politikacı ve medya organının söylemi utanç verici durum oluşturdu. Davranışları, ahlaki bir çerçeveye sığdırılamaz. Hangi ülke halk sağlığı tehdidi altında olursa olsun, uluslararası toplum koşulsuz destek sağlamalıdır.
GAMZE DÜRMEZ
